Yaptığımız her şeyin merkezinde tek bir amaç var:
Davranış değişikliği yaratmak.
Bizce bir kişiye sadece bilgi vermek yeterli değildir. Gerçek değişim, bilgiden çok daha fazlasını gerektirir.
Davranış değişikliği; deneyimsel öğrenme yoluyla, bireyin kendi iç inançlarını yeniden şekillendirmesiyle mümkün olur.
Hepimiz, hayat boyunca deneyimlerle öğreniriz. Uygulama olmadan, kavramlar bağ kuramaz; çoğu zaman da unutulup gider.
Bu yüzden eğitimlerimizde; Bilgi pasif şekilde aktarılmaz, katılımcılar aktif deneyimlerle sürece dahil olur, öğrendiklerini uygulayarak, kendi gerçekliklerine taşırlar.
Sonuç:
•Bilgi kalıcı hale gelir.
•Davranış dönüşür.
•Etki gerçek dünyaya yansır.